Topuz Hikayesi Özeti
Eflak sarayının etrafında coşkulu bir kalabalık vardır. Herkes sarhoş olmuş bağımsızlıklarını kutluyordu. Bağımsızlıklarını kazandıklarını sanan Eflak halkı Türklerden gelecek olan elçiyi sarayın çevresinde beklemektedirler.
Çok içmiş bir kumandan ile yanında bulunan subay konuşmaktadırlar. Kumandan kansız bir zafer kazandıklarını, bağımsız olduklarını söylemektedir. Subay ise komutanı kadar sarhoş olmadığı için bu işin içinde bir şey olduğunu Türklerin böyle bir şeye izin vermeyeceğini düşünüyordu. Elçi beraberinde üç yüz atlı ile gelmektedir. Elçi yanında Osmanlı Padişahını beratı ile hediye olarak davul ve topuz getirmektedir. Kumandanın yanındaki subay üç yüz kişinin geldiğini duyunca çekinir ama kumandan üç yüz kişinin hiç bir şey yapamayacağını, korkmaması gerektiğini söylemektedir.
Sarayın yakınan gelen elçiyi görünce kumandan atını şahlandırarak yanına gitti. Attan inmesi gerektiğini söyler, elçi kabul ederek atından iner. Elçinin yanında gelen heyetin dışarıda kalması gerektiği söyler, elçi ise getirdiği hediyeleri götürmek için yanına üç kişi alır. Kumandan coşkulu bir şekilde atını şahlandırarak saraya doğru gider. Koskoca Türk elçisi arkasından yürüyerek gelmektedir ne büyük bir gururdur bu onun için.
Sarayın içine girdiler herkes onları izliyordu, sarayın içinde tahta oturan prens ve etrafında bir sürü zırhlı asker bulunmaktaydı. Kumandan elçiye nasıl divanda hareket etmesi gerektiği söyledi, hatta elçinin kavuğunu düzeltti. Presinin yanına gelince komutan geri çekildi. elçi ve yanında hediyeleri getiren üç Türk sarayın ortasında prensin karşısında durdular. Elçi ilk olarak yanında getirdiği beratı öptü ve prense götürdü. Prens önemsiz bir şeymiş gibi aldı, yanındaki adamına verdi. Elçi geri çekildi, bu sefer hediye olarak getirilen altın yaldızlı topuzu. Gözleri yere bakarak prense götürdü bir anda çok hızlı bir şekilde topuzu havaya kaldırdı ve prensin kafasına geçirdi. Herkes şok geçirmişcesine bu durum karşısında dondu kaldı, kimse yerinden hareket dahi edemedi. Elçi kaftanının altındaki kılıcı çekti ve herkese bağırmaya başladı özgürlük isteyen cezasını buldu dedi. Ölü prensin o kadar askeri adeta donmuş herkes onu izliyordu. Elçi tahta giderek ölü prensi, tahtan indirdi onun yerine oturdu ve herkesin padişah namına ona itaat etmesini istedi. Herkes korkudan itaat etti ve elçinin elini öptü. Yalnız sarhoş kumandan ile yanındaki subayın kellesi uçuruldu.
Çok içmiş bir kumandan ile yanında bulunan subay konuşmaktadırlar. Kumandan kansız bir zafer kazandıklarını, bağımsız olduklarını söylemektedir. Subay ise komutanı kadar sarhoş olmadığı için bu işin içinde bir şey olduğunu Türklerin böyle bir şeye izin vermeyeceğini düşünüyordu. Elçi beraberinde üç yüz atlı ile gelmektedir. Elçi yanında Osmanlı Padişahını beratı ile hediye olarak davul ve topuz getirmektedir. Kumandanın yanındaki subay üç yüz kişinin geldiğini duyunca çekinir ama kumandan üç yüz kişinin hiç bir şey yapamayacağını, korkmaması gerektiğini söylemektedir.
Sarayın yakınan gelen elçiyi görünce kumandan atını şahlandırarak yanına gitti. Attan inmesi gerektiğini söyler, elçi kabul ederek atından iner. Elçinin yanında gelen heyetin dışarıda kalması gerektiği söyler, elçi ise getirdiği hediyeleri götürmek için yanına üç kişi alır. Kumandan coşkulu bir şekilde atını şahlandırarak saraya doğru gider. Koskoca Türk elçisi arkasından yürüyerek gelmektedir ne büyük bir gururdur bu onun için.
Sarayın içine girdiler herkes onları izliyordu, sarayın içinde tahta oturan prens ve etrafında bir sürü zırhlı asker bulunmaktaydı. Kumandan elçiye nasıl divanda hareket etmesi gerektiği söyledi, hatta elçinin kavuğunu düzeltti. Presinin yanına gelince komutan geri çekildi. elçi ve yanında hediyeleri getiren üç Türk sarayın ortasında prensin karşısında durdular. Elçi ilk olarak yanında getirdiği beratı öptü ve prense götürdü. Prens önemsiz bir şeymiş gibi aldı, yanındaki adamına verdi. Elçi geri çekildi, bu sefer hediye olarak getirilen altın yaldızlı topuzu. Gözleri yere bakarak prense götürdü bir anda çok hızlı bir şekilde topuzu havaya kaldırdı ve prensin kafasına geçirdi. Herkes şok geçirmişcesine bu durum karşısında dondu kaldı, kimse yerinden hareket dahi edemedi. Elçi kaftanının altındaki kılıcı çekti ve herkese bağırmaya başladı özgürlük isteyen cezasını buldu dedi. Ölü prensin o kadar askeri adeta donmuş herkes onu izliyordu. Elçi tahta giderek ölü prensi, tahtan indirdi onun yerine oturdu ve herkesin padişah namına ona itaat etmesini istedi. Herkes korkudan itaat etti ve elçinin elini öptü. Yalnız sarhoş kumandan ile yanındaki subayın kellesi uçuruldu.
8 yorum
kısa dedik ama
Cevap Yazaynen yani
Cevap Yazsiz karşıma kaç paragraf koydunuz ya arkadaşlar çok uzun bence güzel degil site
Cevap YazPeki neden her hikaye yok... ve siz özet yerine her ince ayrıntıyı yazmışsınız iyi bişey ama yinede özet için değil tebrik ederim
Cevap YazBu siteyi beğenmedim sorduğum sorulara cevap vermiyorlar😤
Cevap Yazarkadaşım özet için baktınız çok kısa diyorsunuz bunun kitabi zaten 14 sayfa ne bekliyorsunuz
Cevap Yazbiraz daha uzun olabilirdi
Cevap YazKitaptan hiç birsey anlamadım
Cevap YazYorum Gönder